HALKIMIZI BOYKOTA DAVET EDİYORUM.
Hiçbir kural tanımayan Siyonist/yahudi ve uşaklarının bir aydan fazladır Filistin de ve Gazze de çoluk çocuk demeden katliamlarına hep birlikte şahit oluyoruz. Bu alçaklardan zaten vicdan namına bir şey beklemiyoruz. Dünyadan da bir şey beklemiyoruz. Kendini Yahudilere/siyonistlere satmış sözde Müslümanlardan ve onların liderlerinden de bir şey beklemiyoruz. Biz samimi Müslümanlara sesleniyoruz. Çağrımız onlaradır.
Allah (cc) bizi Müslümanları kardeş ilan etti. Ana babamız bir olmasa da Rabbimiz bir, kitabımız bir, peygamberimiz bir. Bu kardeşlik bize yetmiyor mu?
İlk kıblemiz esaret altında. Kudüs’ümüz mahzun. Mescidi aksamızda Müslüman kardeşlerimizin namaz kılmalarına izin verilmiyor. Bu zulüm daha ne zamana kadar devam edecek.
Yöneticilerimizden artık daha fazla şeyler yapmalarını istiyoruz. Bugün değilse ne zaman yapacaklar. İçimiz kan ağlıyor. Siyonistlerle tüm siyasi faaliyetleri artık durdursunlar. Biz Kıbrıs harekâtında haklı olduğumuz halde, hakkımızı savunduk diye bizlere ambargo uyguladılar. Biz neden onlardan çekinelim. Korkalım. İnananların yardımcısı Allah’tır. Gazze mücahitlerinde bunu gördük, görüyoruz.
1948 den beri Filistin topraklarında türlü zulümler yapan ve günümüzde bu zulümleri zirveye ulaşan yahudi ve işbirlikçilerinin ve onları açıkça destekleyenlerin ürünlerini duyarlı ve samimi halkımızı boykota çağırıyoruz.
Yahudi ürünlerini almak demek, “ey yahudi/Siyonist ben de seninle beraberim. İstediğin kadar Müslüman kanı akıtabilirsin” demektir.”
Yahudi/Siyonist ürünlerini kullanmak demek, Müslümanları satmak ve Yahudilerle işbirliği içinde olmak demektir.
Yahudi/Siyonist ürünlere verdiğimiz paralar, Müslümanlara kurşun olarak dönmektedir.
Bundan sonra Yahudi/Siyonist ürünleri kullanmak, yahudi/siyonistleri sevmekle eşdeğerdir.
Onlar bizim düşmanımız. 2010 yılında mavi Marmara olayında bizim gemimizi basıp vatandaşlarımızı esir aldıklarında, okullarında tatil yapıp çocuklarının ellerini kendi bayraklarını vermişler, sahilde zafer havası içinde çocuklarına seyrettirmişler. Türkleri esir aldık diye.
Ey duyarlı halkım! Kendinizi orada eli ayağı kopmuş, başı yarılmış bebelerin, çocukların yerine koyun. Anası babası bombardımanlarda şehit düşmüş yetim ve öksüz kalmış hiçbir şeyden habersiz olarak ana babasını arayan çocukların yerine koyun. Elinde şehit olmuş yavrusu ne yapacağını bilemeyen acılı ana babaların yerine koyun. Elinde hiçbir şeyi kalmamış oradaki Müslümanların, dünyadaki Müslümanlara “ey Müslümanlar neredesiniz. Sizi Allah’a şikâyet ediyorum” diyen kardeşlerinizin yerine koyun. Eğer sizlerin vicdanı ölmemiş ise şu boykot çağrısına duyarsız kalamazsınız.
Esnafımıza, tüccarımıza sesleniyorum. Dükkânlarınızda, mağazalarınızda bu insanlıktan yoksun alçakların ürünlerini satmayın. Zulme ortak olmayın. Yoksa yarın hesabını Allah’a veremezsiniz. Üç-beş kuruş kar edeceksiniz diye ahiretinizi mahv etmeyiniz.
Duyarlı halkımıza, Müslüman kardeşlerime sesleniyorum. Hala inatla dükkânında, mağazasında bu ürünleri satmaya devam edenlerden siz de elinizi ayağınızı çekiniz. Alışveriş yapmayınız.
Sizler bu ümmetin ümidisiniz. Ümitsiz olmayalım. Elimizden geleni yapalım. Eğer bana ne dersen yahudi/siyonistler senin kalbini ele geçirmiş demektir.
Küfür tek millet olmuşken, Müslümanlar tek ümmet olamıyorsa suçu ya da suçluyu uzakta aramaya gerek yok. Suç, boykot bile yapamayan bizlerdedir. Sözde Müslümanlardadır. Suç boykota katılamayan halkımızdadır. Suç, israili ve destekçilerini boykot edemeyen sözde İslam ülkeleri liderlerindedir.
Ey Müslüman kardeşim! Artık tarafını belli et. Kimden yanasın. Onların ürünlerini almak Müslümanları satmak demektir. “Kişi sevdiği ile beraberdir” hadisi şerif gereği biz Müslümanları seviyoruz. Onların acısı bizim acımızdır. Dualarımızla onlarladır. Biz ümmet bilincindeyiz. Bizi siyonistler/Yahudiler ne kadar uğraşırlarsa uğraşsınlar asla bölemeyeceklerdir. Onlar mağlup olacaklardır.